Sosyal Güvenlik Kurumu, Ocak ayının başından bu yana bir krize dönüşen geçici karekodlu ilaçlara ilişkin sorunu çözmek, yargı kararına uygun düzenlemeleri hayata geçirmek yerine; y
BÖLGE ECZACI ODALARI DEKLARASYONU
21.01.2011
SGK 24.000 ECZACIYI ZAN ALTINDA BIRAKMAK YERİNE, SAĞLIK ALANINDA
YARATTIĞI SORUNU ÇÖZMEK İÇİN ÇABA HARCAMALIDIR
Sosyal Güvenlik Kurumu, Ocak ayının başından bu yana bir krize dönüşen geçici karekodlu ilaçlara ilişkin sorunu çözmek, yargı kararına uygun düzenlemeleri hayata geçirmek yerine; yine Türk Eczacıları Birliği'ni suçlamakta ancak daha da vahimi; bu ülkede ilaç ve eczacılık hizmeti sunan 24.000 eczacıyı yolsuzluk yapmak gibi ağır bir suçla zan altında bırakmaktadır. Bizler SGK'dan devlet ciddiyetine yaraşır bir yaklaşım beklerken, böylesi çıkışları şaşkınlıkla karşılıyoruz. Bununla birlikte, eğer ifade edilen boyutta bir yolsuzluk söz konusu ise; kamu kurumlarının yapması gereken konuyu basın önünde tartışarak, kamuoyu vicdanına havale etmek değil; gerekli mercileri harekete geçirmektir.
İTS ve Geçici Karekod uygulamasının hayata geçirilmesi sürecinde, eczacı örgütlerinin ne kadar öngörülü, tutarlı bir tavır izlediğini görmek için kayıtlara bakmak yeterlidir. Haziran 2010 tarihinde geçici karekodların üretilmemesi gerekliliği konusundaki tüm söylemlerimizi reddedenler o dönemdeki yanlışlarının bugün farkına vardılar ama maalesef kendi yanlışlarını bir başka yanlışla giderme yolunu tercih ettiler. Bugün mevcut sorunun temel nedeni; devlet kurumlarında görmeye alışkın olmadığımız iki başlılıktır. Sağlığın düzenleyici otoritesi olan Sağlık Bakanlığı'nın kararlarına aykırı bir biçimde hareket eden Sosyal Güvenlik Kurumu, her yeni düzenlemesinin yarattığı kaosu eczacılara yüklemek istemektedir. SGK'nın 30 Aralık 2010 tarihli Genelgesine rağmen, Sağlık Bakanlığı'nın yerinde müdahalesi ile yeşil karta tabi hastalar ilaçlarını alabilirken, SGK ya tabii milyonlarca hastanın alamamasını açıklamak mümkün değildir. Bu çift başlı uygulama, sağlık alanındaki karmaşanın en somut göstergesidir.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun keyfi ve bilimsel temeli olmayan uygulamaları bugüne kadar eczacıları zor durumda bırakırken, bu son düzenleme hastalarımızı da mağdur etmiştir. Bizler eczanelerimizde, ani değişikliklerin hastalarımız nezdinde nasıl bir karışıklık yarattığının canlı tanıklarıyız. Bu nedenle, böylesi uygulamalara karşı geçici değil kalıcı bir tavır geliştirilmesi ve tüm vatandaşlarımızın kesintisiz, nitelikli ve ücretsiz sağlık hizmetine ulaşmalarının sağlanabilmesi için, Sağlık Bakanlığı, SGK ve Türk Eczacıları Birliği'nin biraraya gelerek yol haritasını belirlemesi çağrısında bulunuyoruz.
Bizler aşağıda imzası olan Bölge Eczacı Odası Başkanları olarak, bir kere daha; Sosyal Güvenlik Kurumu'nu mesleğimizin ve meslektaşlarımızın onurunu zedeleyen açıklamaları, Türk Eczacıları Birliği'ni yıpratmaya yönelik çabalarını bir kenara bırakarak, yargı kararlarını uygulamaya davet ediyoruz.
Kasım ayından itibaren geçici karekodlu ilaçları kupür ve barkodunu da ekleyerek Kuruma fatura eden eczacıların, olası bir yolsuzlukta nasıl bir payı olabileceğini biz de kamuoyu takdirine sunuyor; ancak eğer bir yolsuzluk var ise bunun ivedilikle aydınlatılması için yetkili mercilere açık çağrıda bulunuyoruz. Bu tür haberlerle, çok büyük özverilerle sağlık hizmeti vermeye çalışan kutsal bir mesleğin mensupları olarak, ?çamur at izi kalsın' mantığı ile zan altında bırakılmayı hak etmediğimizi ilan ediyor, tüm kurumları ve basını bu konuda hakkaniyetli ve sorumlu tavır almaya davet ediyoruz.
1. Bölge İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. A.Semih GÜNGÖR
2. Bölge Ankara Eczacı Odası Başkanı Ecz. Oğuz EKİNCİOĞLU
3. Bölge İzmir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Tuncay SAYILKAN
4. Bölge Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz.Burhanettin BULUT
5. Bölge Konya Eczacı Odası Başkanı Ecz.Tevfik GÖÇER
6. Bölge Samsun Eczacı Odası Başkanı Ecz.Arman ÜNEY
7. Bölge Bursa Eczacı Odası Başkanı Uzm.Ecz.Kıvanç ATMACA
8. Bölge Gaziantep Eczacı Odası